10 Ağustos 18
bu gece
bu gece sana dair hiç olmadı iki satır karalamazsam
bu eski şehrin
bu bozuk yolların
rutubetli havanın
anne dayağından kaçan donsuz veletlerin
sevgilisine surat asıp şımaran ergen kızın
dizlerinin ağrısından yürüyemeyen ihtiyarın
domatesin kilosunu üst caddeye kadar duyuran ayaşlının
hurdalarımıza talip kasketli megafonun
en çok da
“will you wait for me” diyen doloresin ahı uyutmaz beni.
almaz yatağım beni koynuna bu gece
bu gece seni düşünmezsem, adını anmazsam
uyandırmaz sabah perileri beni
…